2004 yılında tanıtılan Mercedes CLS hayatımıza coupe formlu sedan kavramını soktu. Bir sedanın ne kadar sportif olabileceğinin sınırlarını çizen model yepyeni bir akımın başlatıcısı olmayı başardı. E sınıfı platformu üzerine tasarlanan CLS 2+2 kişilik oturma alanıyla hep özel bir kitleye hitap etti. 2010 yılında yeni jenerasyonuna kavuşan araç yine ders niteliğinde bir tasarımla geldi. Model şimdilik CLS 250 CDI ve 350 CDI modellerinde sunduğu iki dizel ve CLS 350 modelinde sunulan benzinli motorlarla satılıyor.
Mercedes’in yeni modellerinde görmeye başlayacağımız tasarım akımının öncüsü konumundaki CLS çok şık bir otomobil. Aracın ön tasarımında test aracımızda olduğu gibi tamamen LED farlar alındığında aracın teknolojisi dışa vuruluyor. CLS’nin profil görünümünde ise alçak tavan yapısı ve ön fardan başlayıp arka kapıya kadar uzanan çizgi dikkat çekiyor. Arka kısımda ise yine LED stop grubu kendini gösteriyor. Beyaz ve kırmızı LED’lerden oluşan aydınlatma grubu tıpkı önde olduğu gibi CLS’yi geceleri bile fark ettiriyor. Arka tamponun alt kısmına yerleştirilen sis lambası Formula 1 otomobillerini hatırlatırken çift egzoz çıkışı bu aracın hafife alınmaması gerektiğinin sinyallerini veriyor. Mercedes CLS’nin 4940 mm ‘lik uzunluğu en büyük rakibi Audi A7’den 29 mm daha kısa. Aracın genişliği de Ingolstadt’lı modelden 30 mm daha dar. Bu sportif görünümlü aracın bagaj hacmi 520 litre.
Lüks ve kalitenin mükemmel harmanlandığı iç mekanda işçilik kusuru bulmak imkansız. Ön konsolda kullanılan malzemelerin kalitesi üst düzeyde. Direksiyonun arkasına alınmış vites kolu sayesinde orta konsolda büyük bir boşluk yaratılmış. Bu kısımda COMMAND ekranının kontrol butonu ve bir kapaklı göz konumlandırılmış. Orta konsolun kullanımı ilk başta karışık görünse de alışması gayet kolay. Orta havalandırma kapaklarının arasındaki analog saat, prestijli araçlarda sık gördüğümüz kalitede. Aracın şık direksiyonunun ergonomisi de çok başarılı. Ayrıca direksiyon üzerinden ses sistemi, bluetooth telefon ve yol bilgisayarı kontrol ediliyor. Zarif görünümlü gösterge panelinde, hız göstergesinin orta kısmı yol bilgisayarına ev sahipliği yapıyor. Buradan araç içi ambiyans aydınlatmasının renkleri ve uzun far asistanı gibi araçla ilgili bir çok ayara ulaşmak mümkün. Ön kol dayamanın olduğu kısım arka koltuklara kadar uzanıp burayı iki ayrı koltuk olarak ayırıyor. Arkada oturan yolcular için dijital klima unutulmamış tabi ki. Test aracımızda arka koltuklarda da koltuk ısıtma sisteminin olduğunu belirtelim. Arka koltukta oturanlar alçak tavan yapısı nedeniyle bir miktar baş mesafesi sorunu yaşarken diz mesafesi beklentileri karşılıyor.
Motor
Test aracımızda CLS’nin en güçlü dizel motor seçeneği görev yapıyordu. 3.0 litrelik V6 motor 265 hp gücünü 3800 d/d’da üretiliyor. Araca çevik sıfatını kazandıran 620 Nm’lik tork ise1600-2400 d/d aralığında hizmetinizde. Sürücü ile beraber 1900 kg’a yaklaşan ağırlığına rağmen CLS, 100 km/s hıza ulaşmak için sadece 6.2 saniyeye ihtiyaç duyuyor. Elektronik olarak sınırlandırılmış 250 km/s maksimum hıza ulaşabilen araç yüksek hızda stabilitesinden ödün vermiyor. Sessiz bir çalışma karakteri olan motordan gelen hareket, 7G-TRONIC PLUS şanzımanla arka aksa aktarılıyor. 620 Nm’lik tork zaman zaman yere aktarılma da sıkıntı yaratsa da, ESP’nin etkin müdahaleleriyle tehlikeli durumlar yaşatmıyor. Tüketim anlamında da çok başarılı olan motor testimiz süresince ortalama 8.2 lt/100 km yakıt tüketti. Bu değeri sakin bir kullanım tarzıyla 6 lt/100 km civarına indirmek mümkün.
Konfor ve yol tutuş
Mercedes CLS genel olarak çok sessiz bir otomobil. Aracın dizel olduğunu içeriden sesini dinleyerek anlamak oldukça güç. Özellikle yüksek hızlardaki sessizliği etkileyici. CLS içerisinde çok konforlu yolculuklar yapmak mümkün. Süspansiyon sistemi yoldan gelen darbeleri çok başarılı bir şekilde emerken, misafirlerini harika şekilde kavrayan koltuklar Mercedes konforunu yaşatıyor.
CLS’nin en çok keyif alacağınız koltuğu ise sol önde olanı. 620 Nm’lik tork araca sıra dışı bir performans sunuyor. 60’ı aşkın elektronik sistemin sürekli olarak çalıştığı CLS, sürücüsünün yanlış yapmasına pek imkan vermiyor. Aracın önündeki radar anlık olarak önünüzdeki araçla aranızdaki mesafeyi kontrol ediyor. Aynı zamanda bu sistem adaptif hız sabitleyicide de kullanılıyor. CLS’yi belirli bir hıza sabitlediğinizde önüne bir araç çıkarsa sistem otomatik olarak fren yapıyor. Yeterli takip mesafesini bırakan CLS, önündeki araç kaybolduğunda tekrar ayarlamış olduğunuz hıza çıkıp yoluna devam ediyor. CLS’nin yan taraflarını kontrol eden sensörler, şerit değiştirmeye kalkıştığınızda kör noktada araç varsa hemen sesli ve görsel olarak sizi uyarıyor. Mercedes tarafından geliştirilmiş PRE-SAFE sistemi de aracı kaza öncesi otomatik olarak frenleyerek çarpışma şiddetini düşürüyor. Tüm bu sistemler Mercedes’in güvenlik konusunda geldiği son noktayı göstermesi açısından önemli. Bu sportif sedan yüksek hızlarda çok stabil bir görüntü sergilerken viraj performansı da ESP desteği sayesinde ortalamaların üzerinde.
Güvenlik
Mercedes CLS’nin EuroNcap çarpışma testine bir katılımı bulunmuyor. Araçta sürücü, yolcu, yan ve perde hava yastıklarının yanı sıra diz hava yastığı da standart olarak sunuluyor.
Açıkçası CLS’nin ilk fotoğrafları yayınlandığında tasarımı pek hoşuma gitmemişti. Aracı çıplak gözle gördüğümde ise hayran kaldığımı söylemeliyim. Geceleri ön kısmın görünüşü çok çekici. LED ön farlar bu aracın karakterini ortaya koyuyorlar ve kesinlikle tercih edilmeli. Test aracımızın motoru da çok etkileyiciydi. Üretilen 620 Nm’lik tork CLS’yi uçurmaya yetiyor. Hatta çoğu zaman CLS bu torkun tamamını yola aktaramıyor bile. Gaza yüklendiğiniz zaman CLS’nin arka kısmı sağa sola oynamaya başlıyor, ta ki ESP motorun nefesini kesene kadar. Aracın içerisi çok sessiz. Yüksek hızlarda bile korunan sessizlik süratin araç içerisinde hissedilmemesini sağlıyor. Frenler ve gaz tepkileri başarılı, direksiyon ise biraz yumuşak yapılı. Aracın yol tutuş limitleri yüksek ama ben bazı durumlarda önden kaymalar yaşadım. Sanırım test aracının üzerindeki kış lastiklerinin bunda payı büyük. ESP sistemi çok iyi çalışıyor ve CLS’yi limitlerinin içerisine geri döndürüyor. Sistemin aracı tamamen yavaşlatmaması güzel bir özellik…
Eğer benim gibi Mercedes’in E Serisi’nde iç mekan kalitesini C Serisi’ne yaklaştırdığını düşünenlerdenseniz CLS tam size göre. Alman üretici CLS modelinde neredeyse S Serisi’ni yakalar seviyede malzemeler kullanmış. Özellikle test aracımızda bulunan ahşap kaplamaların (ki ahşap görünümden hoşlanmayan biriyimdir) kalitesinin çok iyi olduğunu belirtmeliyim. Aracın süspansiyon konforu alışılmış Mercedes kalitesinde ve kullanıcısını memnun ediyor. Sadece kısa sert darbelerin iç mekanda hissedildiğini belirtmeliyim. Test aracımız kış lastikleriyle donatılmıştı. Ancak test yaptığımız dönemde hava sıcaklığının 15 derece civarında seyretmesinden ötürü bu lastiklerin özellikle yol tutuşta sorunlar yarattığını düşünüyorum. ESP sistemi her durumda güvenlikten ödün vermese de otomobil lastikler sebebiyle beklediğimden daha erken kayma eğilimindeydi. Dizel ünite ürettiği gücün dışında 620 Nm’lik torkuyla etkileyici bir performans sunuyor. Daha önce test ettiğimiz E63 AMG modelinin 630 Nm torka sahip olduğunu söylersem etkileyicilik düzeyini kolayca tahmin edebilirsiniz…
| Teknik Özellikler | ||
| Motor: | 3.0 V6 | |
| Motor Hacmi: | 2987 cc | |
| Silindir Adedi: | V6 | |
| Maksimum Güç: | 265 hp 3800 d/d | |
| Maksimum Tork: | 620 Nm 1600-2400 d/d | |
| Performans | ||
| 0-100 km/s Hızlanma | 6,2 s | |
| Maksimum Hız: | 250 km/s | |
| Frenler | ||
| Ön: | Disk | |
| Arka: | Disk | |
| Yakıt Türü | Dizel | |
| Yakıt Tüketimi | ||
| Şehir İçi: | 7,8 lt | |
| Şehir Dışı: | 5,1 lt | |
| Karma: | 6,1 lt | |
| Test: | 8,2 lt | |
| Boyutlar | ||
| Uzunluk: | 4940 mm | |
| Genişlik: | 1881 mm | |
| Yükseklik: | 1416 mm | |
| Dingil Mesafesi: | 2874 mm | |
| Bagaj Hacmi: | 520 lt | |
| Yakıt Depo Kapasitesi: | 59/8 lt | |
| Boş Ağırlık: | 1815 kg | |
| Lastik Boyutu: | 245/45 R17 | |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder