Yeni Peugeot 301, sürüş koşullarının bazen zorlu olduğu
ve kaliteli iç mekana çok önem veren pazarlara yönelik bir model. Bu nedenle,
proje süresince tasarımcıları bu iki unsur yönlendirdi. Peugeot 301’in
sınıfında iç mekan genişliği ve sağlamlık açısından referans olması
hedefleniyor.
Yeni Peugeot 301’in halka yönelik dünya prömiyeri, 1
Kasım 2012 tarihinde Türkiye’de düzenlenecek İstanbul Auto Show Fuarı’nda
gerçekleştirilecek. Aynı anda Türkiye’de ve ardından Orta ve Doğu Avrupa,
Rusya, Ukrayna, Yunanistan, Mağrip, Orta Doğu, Körfez ve Afrika ülkeleri
ile bazı Güney Amerika pazarları gibi çok sayıda başka ülkede satışa sunulacak.
Markanın tüm
dünyada satış hacmi açısından zamanla en önemli modellerinden biri olacak
Peugeot 301, sınıfının merkezinde konumlanıyor. Araç, satışa sunulacağı farklı
pazarların beklentilerine uyarlanmış olan modern bir tasarım ve standartlar
sunuyor.
Böylece, 301 hem duygulara
hitap eden ve hem de dayanıklılık
sergileyen güçlü karakterli
tasarımı ve modern görünüşü ile, Peugeot’nun en yeni tasarım
kodlarını üzerinde barındırıyor. Otomobilin tasarımı Peugeot’nun en üst kalite
kriterlerinin bir araya getirilmesiyle yönlendirildi.
301, sıcak
ülkeler, soğuk ülkeler, bozuk yollar gibi farklı kullanım ve yol koşullarına
uyum gösterecek şekilde geliştirildi.
4,44 m uzunluğundaki araç
rakiplerinin bir adım önüne geçmesini sağlayan cömert mimarisi ile ayırt ediliyor. Böylelikle sınıfında referans
özellikler sunuyor :
Ø Sınıf lideri dingil mesafesi :
2,65 m
Ø Arka koltuklarda rekor oturma
alanı genişliği : 121 mm’lik diz boşluğu
Ø 640 litrelik rekor bagaj hacmi
Ø Her durumda sürüş keyfi sağlayan,
Peugeot’nun bilgi birikiminden kaynaklanan üstün konfor seviyesiyle birlikte
güvenli sürüş özellikleri,
Ø Çok sayıda güvenlik donanımı:
ESP, ABS, 4’e kadar hava yastığı, acil fren destek sistemi, ISOFIX, vs.
Aynı şekilde, son
nesil benzinli ve dizel motor seçenekleri, 72 hp ile 115 hp arasında
değişen güçleri ve manuel, robotize veya otomatik vites kutularıyla birlikte
hedef pazarların beklentilerine uyarlandı :
Ø Manuel veya robotize vites
kutulu 1.2 l
VTi 53 kW (72 hp)
Ø Manuel veya otomatik vites kutulu
1.6 l VTi 85 kW (115 hp)
Ø Manuel vites kutulu 1.6 l HDi 68 kW (92 hp)
Modernliğin
sembolü 301 böylece, sürüş keyfi ve düşük yakıt tüketimini birleştiren
teknolojisi sayesinde, 208’den sonra, Peugeot ürün gamının yeni benzinli 3
silindirli (1.2 l
VTi) motor gamından yararlanacak ikinci modeli olacak.
301, iç mekanda elektronik
klima, cruise control, Bluetooth eller serbest kit ve USB bağlantılı radyo / CD
/ MP3 çalar, uzaktan kumandalı bagaj kapağı, araç içinden bagaj açma ve arka
park yardımı gibi mükemmel bir konfor düzeyi sağlayan modern donanımları bir
araya getiriyor.
Yüksek sürüş keyfi
sunan emniyetli ve güvenilir bir aile otomobili olmak 301’in hedeflediği
çok sayıda ülkede Peugeot’yu başarılı kılan özellikler. Gerçekten de Peugeot 100
yıldan daha uzun geçmişi olan (1889) köklü bir otomobil üreticisi ve otomobil
dünyasına damgasını vurmuş ve halen dikkat çeken çok sayıda sedan modelin
tasarımcısı (404, 504, 305, 505, 405, 406, 407, 408, 508) konumunda bulunuyor.
Avrupa’da Vigo
(İspanya) Fabrikası’nda üretilen yeni Peugeot 301’in uluslararası basın için ilk
gösterimi ve tanıtımı dünya prömiyerinde Paris Otomobil Fuarı’nın Basın Günleri’nde
yapıldı. Halka yönelik dünya prömiyeri, 1 Kasım 2012 tarihinde Türkiye’de
düzenlenecek İstanbul Auto Show Fuarı’nda gerçekleştirilecek. Aynı anda
Türkiye’de ve ardından Orta ve Doğu Avrupa, Rusya, Ukrayna, Yunanistan,
Mağrip, Orta Doğu, Körfez ve Afrika ülkeleri ile bazı Güney Amerika pazarları
gibi çok sayıda başka ülkede satışa sunulacak. İkinci bir aşamada Çin planlanıyor.
Şıklık ve sadelik
301’in tasarımcıları
Peugeot Markası’nın yeni kimliğini simgeleyen konsept otomobil SR1’den geniş
ölçüde esinlendiler. Dolayısıyla aracın çizgileri saf, esaslı fakat aynı
zamanda seçkin. Modern ve yalın tasarımı ve tarzıyla zarafet sergiliyor.
Peugeot’nun son
stil kodlarını devralan 301’den heykelsi hatlar ve büyük karoser yüzeyleri ile
güçlü ve dinamik bir karakter yayılıyor, bunlar aynı zamanda otomobilin cömert,
sağlam ve kalite imajına katkıda bulunuyorlar. Dengeli boyutları araca ince ve
şık bir profil kazandırıyor.
301, panjur tasarımı
ve kaputun burnunun altında konumlandırılmış marka logosu ile yeni Peugeot
stilinin bütün genlerine sahip. Bu marka stili 508’de olduğu gibi, ucunda ön
plana çıkarılan Aslan amblemi ile kaputu işleyen hatların hareket noktasını
teşkil ediyor. Dinamizm ve sağlamlık hissini artıran logo aynı zamanda 301’in aslan
bakışını da ön plana çıkarıyor. Canlı, teknolojik ve aynı zamanda heyecan yüklü
logo farların karakteristik eğrisi ile doğrudan SR1’den esinlendi.
Kaput, tampon ve ön
çamurluk kesişme noktasında çok teknik bir bölümde yer alan farların dizaynı üzerinde
de özel çalışma yapıldı. Gerçekten de, kasa yanlarını kat eden ve çift renkli
stop lambalarını boydan boya geçen nervür çizgisi stop lambasının içinde
Peugeot’da sık rastlanan bir tema olan ters ‘C’ şeklinde bir damga çiziyor. Ayrıntılara
gösterilen özen duygusu ile yönlendirilen tasarımcılar bu çizgiyi stop
lambalarının ötesinde bir geri dönüş hareketi içinde incelikle arka çamurluğa kadar
uzattılar.
Arkada, tekerlek
üzerinde yer alan üçgen şeklindeki dolu C sütunu 301’den yayılan sağlamlık ve
dinamik niteliklere katkıda bulunuyor. Bu bölgenin ve bagaj kapağının üst
kısmının tasarımı ve arka çamurluğun biçimi konsept model SR1’in yeniden yorumlaması
sonucunda ortayla çıktı. Yeni tasarım kodlarının bütün saflığını ve yalınlığını
ifade ediyorlar.
Böylece, arka tasarım
hem yalın ve hem de statü kazandırıcı bir görünüş sunuyor. Bu bölüm aracın
tamamını görsel olarak kuşatan yan omuzlu çizgisiyle karakterli olarak yontuldu.
Bu stil benzeşmesi aynı zamanda ön panjurun çevre sınırlarını hatırlatan plaka bölümünün
çiziminde de görülüyor. Öte yandan, 301’i biraz daha yola ‘oturtmak’ için
tamponun alt kısmında konumlandırılan nervürler en ufak stil ayrıntılarının
hangi hassasiyetle işlendiğine tanıklık ediyorlar.
Aracın içinde de, 301’in
karakterini ve kişiliğini güçlendirilen bu yalın çizgileri yine buluyoruz. Sadelik,
şıklık ve sağlamlık iç tasarımın parolaları.
Buna göre torpido
paneli iki büyük yuvarlak kadrandan oluşan bir gösterge tablosu, tipik olarak
Peugeot tasarımını çağrıştıran üç kollu direksiyon simidi ve V şeklinde orta
konsol ile birlikte sürücüye yönelik bir kokpit gibi tasarlandı. Sağlamlık, kullanılan
pütürlü malzemelerin kalitesi ile vurgulanıyor. Donanım düzeyine göre, volfram,
perdahlı krom veya parlak siyah dekor veya kaplamalar da bütünün şıklığını
arttırıyor.
Ön koltuklar
arasında uzayan orta konsol altı gibi, versiyonlara göre sunulan kapı
panolarının deseni de otomobile dinamizm kazandırıyor.
Referans oluşturan iç mekân genişliği
Peugeot 301’in iç
mekanında hakim olan ilk izlenim genişlik. Gerek önde oturan yolcular için,
gerekse arkada oturan yolcular için olsun oturma alanı genişliği kendi pazar
segmentinde referans oluşturuyor.
Bu sonucu elde
etmek için, tasarımcılar 301 üretiminde kullanılan platformun boyutlarını azami
derecede optimize ettiler. Dingil mesafesi 2,65 m’ye çıkarıldı, bu rakam ise
halen pazarda bir referans teşkil ediyor, ve tekerlek izleri önde 30 mm ve arkada 10 mm genişletildi. 0,816 m ön
dingil çıkıntısı ve 0,974 m
arka dingil çıkıntısı ile, toplam uzunluk 4, 44 m’ye ulaşıyor. Bu şekilde
yaratılan alan bir yandan yolculara ve öte yandan bagaj hacmine fayda sağlıyor.
İçerde, duyulan
ferahlık hissi gerek önde, gerekse arkada cömert ölçülerle sürdürülüyor.
Ø Ön dirsek genişliği : 1 409 mm,
Ø Arka dirsek genişliği: 1 395 mm,
Ø Arka koltuklarda diz boşluğu * :
121 mm
– segment rekoru.
* : Arka yolcu dizi ile nominal konumundaki sürücü koltuğu arasındaki
uzunluk, arka diz mesafesi azami şekilde ileri itilmiş sürücü koltuğu ile 260
mm’ye kadar çıkabiliyor.
Bu rekor alan, özellikle
arka yolcularla ilgili olarak müşterilerin büyük bir beklentisini karşılıyor. Çoğunlukla
araçlarını ailece kullanan müşteriler 5’e kadar yolcuyu bagajlarıyla birlikte
rahatça taşımak için yeterli bir iç mekân genişliği istiyorlar. 301 proje
ekiplerinin yaptığı çok sayıdaki görüşme de yeni Peugeot’nun bazı ülkelerde bir
şoför tarafından kullanılabileceğini ve bu durumda arkadaki yolcunun bacaklarını
rahatça uzatabilmesinin önemli olduğunu ortaya koydu.
Günlük yaşamı
kolaylaştırmak için iç mekânda eşya yerleştirme gözleri düzenlendi. Yolcular
böylece geniş ön kapı ceplerini, varsa ön kolçak içine ya da kolçak yoksa orta
konsolun alt kısmına dahil edilen yerleştirme alanını kullanabilecekler. Geniş
torpido gözü ile radyo tipine göre orta konsoldaki yerleştirme birimleri de yolcuların
kullanımına sunulan saklama birimlerini tamamlıyor.
Rekor bagaj hacmi
301’in bagaj hacmi
iç mekân genişliği ile aynı oranda bir genişlik sunuyor. 35 litresi bagaj
halısı altında olmak üzere toplam 640 litre (VDA 210 standardına göre 20 dm3
taban altında 506 dm3). Segmentin rekor hacmi söz konusu!
Bagajı
erişilebilir, pratik ve kullanışlı kılmak için tasarımcılar ona dörtgen şekil
verdiler. Tek elle ve bir tek hareketle 2/3 – 1/3 yatırılabilen koltuk
sırtlıkları sayesinde, donanım seviyelerine göre bagaj ve eşya yüklenmesine ayrılan
hacim 1038 dm3 hatta bütün arka alan tavana kadar kullanılırsa 1 352
dm3 e ulaşabiliyor.
Sınıfının en
cömert yaşam alanını sunan yeni Peugeot 301 hedeflediği yeni müşteri kitlesini
fethetmek için büyük kozlara sahip.
Eşsiz bir sürüş keyfi
Peugeot yürüyen
aksamlarının kalitesi bakımından genel kabul gören bir markadır. Yeni 301 en
üst düzeyde dinamik sürüş özellikleri göstererek Markanın bu ününü pekiştiriyor.
Ön takım Mc
Pherson tipinde ve arka takım deforme olabilen bir kirişle donatıldı. Son nesil
Peugeot modellerde sunulan süspansiyon sistemleri yeni 301’de de kullanıldı (208,
308, 3008, vs.). Mühendislerin mükemmel şekilde hakim olduğu bu yürüyen aksam
yol koşulları ne olursa olsun konfor ile yol tutuşu arasında en iyi dengeyi
sağlayacak şekilde adapte edildi ve geliştirildi. Böylece, en iyi ayarları
tanımlamak için birçok kıtada on binlerce kilometre test yapıldı. Buna göre 301
yolun engebelerini mükemmel şekilde süzüyor. Kasa tutuşu ve kabin konforu,
otomobil çukurlarla dolu son derece bozuk yollardayken bile en üst düzeyde yer
alıyor.
Mantıksal olarak
iyi durumdaki yollarda otomobilin dinamik özellikleri mükemmel kalıyor.
Bu başarılı
yürüyen aksam ile birleşen elektrik destekli direksiyon sistemi otomobilin hızı
ne olursa olsun hassas sürüş duyumları sağlıyor.
Şehir içinde
manevra kabiliyetini artırmak üzere park manevraları ve düşük hızda efor düzeyi
minimuma indirildi.
Uzun kullanım ömrü ve kaliteye yönelik
sağlam tasarım
301’in tasarımı farklı
yol koşullarında, sıcak, soğuk veya nemli iklim şartlarının ağırlaştırdığı ortamların
üstesinden gelmek üzere tasarlandı. Dünyanın dört bir yanında gerçekleştirilen
çok sayıda test mühendislerin sağlam, zorlu koşullarda müşteri beklentilerini
en iyi şekilde karşılayan bir otomobil yaratmak için en uygun seçimleri
yapmalarını sağladı.
Böylece,
süspansiyon aksamı bütün versiyonlarda farklı yol şartlarına göre adapte edildi.
Soğuğa karşı en iyi davranışı sağlayan malzemeden üretilen çamurluklar 14
cıvata ile sabitlendi. Cömert boyutları sayesinde çamurluklar azami bir kapsama
ve motor bölümü için çakıl ve taş sıçramalarına karşı etkin bir koruma
sağlıyorlar.
Toz, nem ve bu iki
elementin yarattığı gürültüyle mücadele için kapılara bir çift sızdırmazlık
duvarı kondu.
Zaman içinde
sürekli kalan bir sağlamlık sunmak için, kabin içinde ve aracın dışında çok
sayıda parça ve aksam vidalandı.
Bazen sertleşen bu
yaşam ve kulanım koşularına adaptasyon için bazı parçalar da yeniden gözden
geçirildi. Böylece, motorun hava beslemesi son derece etkin bir hava/su ayırma
sistemi içeriyor ve daha serin bir havayı kabul etmek üzere cepheden yapılıyor.
Seçilen korna borulu değil, suya karşı dayanıklı olan diyafram tiptedir.
“Çok soğuk” olarak
tabir edilen ülkeler için mevcut olan yenilikçi bir ön cam altı ısıtma sistemi yoğun
donma durumunda cam sileceklerinin yapışık kalmasını önlüyor. Aynı şekilde, ısıtıcı
elektrik rezistansları iç mekânın daha hızlı ısıtılmasını sağlıyorlar.
Sıcak ülkelerin
beklentilerin karşılamak için, cephedeki havalandırma menfezlerinin yeri ve
boyutları iç mekânda serin havanın daha iyi ve daha hızlı dağılımını sağlamak
üzere özel olarak etüt edildi.
Her donanım, her
detay zorlu iklimlere adaptasyon ve sağlamlık düşüncesiyle yeniden düşünüldü.
Bir otomobilin
sağlamlığı aynı zamanda yüksek kaliteli fabrika montajından geçiyor. İspanya’da
Vigo fabrikasında üretilen yeni Peugeot 301 bu nedenle PSA Grubu’nun en iyi
imalat standartlarından yararlanıyor. Örneğin, boşluk ve hizaların kontrolü 508
ile aynı standartlara uyuyor ve beklenen kalite düzeyi 208 ile aynı seviyede
yer alıyor. Aynı şekilde, otomobilin tasarımını mükemmelleştirmek için 4 000 000 km kalite
test sürüşü gerçekleştirildi.
En modern güvenlik donanımları
301 modern
tasarımlı kompakt bir sedan. Dolayısıyla en yeni güvenlik donanımlarını
içeriyor.
Ülkelere ve motor
seçeneklerine göre, yeni Peugeot 301 ESP, ABS, EBD, EBA (acil fren yardımı) veya
ani bir frenajda otomatik yanan flaşörlerle donatılabiliyor.
Aynı şekilde, 301 ile
sayıları 4’e varan hava yastığı (ön hava yastıkları ve öndeki sürücü ve yolcu
için kafa/göğüs yan hava yastıkları) ile aktif ön gergili ön emniyet kemerleri
sunulabiliyor. Arka yan koltuklarda iki Isofix bağlantısı ile çocuklar da
unutulmadı.
Frenler yönünden, ön
tekerlekler hava kanalcıklı disklerle arka tekerlekler ise kampanalarla
donatıldı.
Eksiksiz son nesil motor gamı
301 motor
seçenekleri de aynı modernlik hedefine cevap veriyorlar. Dolayısıyla
Peugeot’nun bu yeni kompakt sedanı da son nesil motorlarla donatıldı. Performans
ile düşük yakıt tüketimini bir araya getiren bu benzinli ve dizel motorlar 72 hp
ilâ 115 hp arasında değişen güçleriyle ve manuel, robotize ve otomatik vites
kutularıyla hedef pazarların beklentilerini karşılıyorlar :
Ø 1.2 l VTi 53 kW (72 hp) manuel ve robotize vites kutusuyla
Ø 1.6 l VTi 85 kW (115 hp) manuel veya otomatik vites kutusuyla
Ø 1.6 l HDi 68 kW (92 hp) manuel vites kutusuyla
3 silindirli yeni motor 1.2 l VTi 72 hp
301, 208
modelinden sonra, yeni 3 silindirli
benzinli Euro 5 (1.2 l
VTi) motor gamından yararlanan Peugeot gamının ikinci modelidir; bu motor
teknolojisi sayesinde 301 sürüş keyfi ile düşük yakıt tüketimini bir arada
sunuyor.
Ağırlık azalması (eşdeğer
özellikli bir 4 silindirliye göre -25 kg) ve sürtünmelerin azaltılması (-%30) bu
kompakt motor bloğunun geliştirilmesine yön gösterdi. Silindir bloğu ve motor
kapağı alüminyum alaşımdan yapıldı, egzoz manifoldu ise motor
kapağı ile bütünleştirildi. Balans mili, değişken silindir hacimli yağ pompası,
kavramalı su pompası ve silindirlerin eksantrikliği bu son nesil üç
silindirlileri karakterize eden ileri teknoloji örnekleridir.
Burada motor
değişken benzin kaliteleri ile uyumlu özel pistonların benimsenmesiyle (87
oktandan itibaren) ve yeni bir egzoz hattıyla Avrupa’dan daha geniş bir
kullanıma adapte edildi.
53 kW (72 hp)
azami güç, 3 000 d/d’da 110 Nm azami tork, karma parkurda 5,3l/100 yakıt
tüketimi ve 124 g/km CO2 emisyonu ile aracın performansları
mantıksal olarak artış gösteriyor.
1.2 l VTi motorun robotize
vites kutulu bir versiyonu 2013 yılında ürün arzını tamamlayacak.
Benzinli motor 1.6 l VTi 115 hp
Bu 4 silindirli 16
supaplı hafif alaşımdan üretilen benzinli blok, sürekli değişken sübap
zamanlaması sistemli (VVT) emme eksantrik mili ile donatıldı ve performansında
herhangi bir bozulma olmaksızın 87 oktana kadar benzinlere uyum gösterebiliyor.
3 silindirli
motorlarda olduğu gibi, sürtünmeleri azaltmak için önemli bir çalışma yapıldı (karter
sonu rodajı, küçültülmüş segmentli piston, vs.). Bundan da CO2 emisyonlarında
azalma elde ediliyor ve bu düşüş oranı değişken debili bir yağ pompasının
benimsenmesiyle daha da yüksek boyutlara ulaşıyor.
Azami gücü 85 kW
(115 hp) ve azami torkuna 150 Nm de 4 000 d/d’da ulaşılıyor. Aynı zamanda Euro
5 standardı ile uyumlu olan bu modern motor manuel veya otomatik vites kutusu
ile eşleşiyor.
Dizel motor 1.6
l HDi 92 hp
Dünyada en çok
üretilen dizel motor bu araçta en son Euro5 uyumlu tanımı ile mevcut. Azami 68
kW (92 hp) güç ve düşük devirlerden itibaren 230 Nm tork geliştiren (1 750
d/d’da) motor sadece 112 g/km CO2 emisyonu ile 4,3 l/100 km karma tüketim
değerleri sergiliyor. Hem tutumlu ve hem de performanslı olan bu motor 5 ileri
manuel vites kutusu ile sunuluyor.
Mükemmel uyarlanmış donanımlar
Müşterilerle
yapılan çok sayıda etüt ve anket en çok beklenen ve müşterilerin kullanım
ihtiyaçlarına en uygun donanımların hangileri olduğunun belirlenmesini sağladı.
Isı konforu ile
ilgili olarak, 301 modeli 4 kademeli bir kalorifer/klima ile donatılabiliyor. Donanım
düzeylerine göre manuel ve elektronik klimalar sunuluyor. Bununla birlikte, sıcak
ülkelerde sürüş alışkanlıklarının gözlenmesi tasarımcıları özel bir ‘AC Max’ tuşu
yaratmaya sevk etti; bu tuş elektronik klimada bir kez basılarak maksimum
soğutma elde edilmesine olanak veriyor.
Benzin
istasyonunda yakıt almak için sürücünün aracından inmesine gerek olmadığından, Peugeot
301 ile içerden benzin deposu kapağı açma kumandası standart olarak sunuluyor. Aracın
içinde sürücü tarafında zeminde yer alan bir çekme kablosu bu kapağın içerden
açılmasını sağlıyor.Bagaj kapağı da torpido paneli üzerinde ya da uzaktan
kumandalı merkezi kilit donanımlı araçlarda HF uzaktan kumanda üzerindeki
tuşlar yardımıyla içerden açılabiliyor.
301’in son nesil
elektronik mimarisi (Eco 2010 tipi Full Can) ayrıca kapıların araç seyir
halindeyken kilitlenmesini sağlıyor.
Her modern araçta
olduğu gibi, 301’de de donanım düzeylerine göre elektrikli ve ısıtmalı dikiz
aynaları ile 4’e kadar elektrik kumandalı cam mevcut olabiliyor.
Sürüşe yardım
konusunda ise, sesli ve görsel ikazlı arka park yardımı tercih edilebilirken,
hız sabitleyici/sınırlayıcı standart olarak sunuluyor.
Yeni Peugeot 301
ile yolculukları daha da hoş kılmak için, iki farklı tip ses sistemi sunuluyor.
RDE oto-radyo MP3
uyumlu CD RDS tipinde ve ön panelinde bir de jack bağlantısı var. Kaliteli bir
ses performansı sağlamak amacıyla kokpit panelinin üst kısmında konumlandırılan
geniş bantlı iki hoparlöre bağlı.
I-Pod uyumlu üst
gam oto-radyo RD45 ise ayrı konumlandırılan jack/USB bağlantıları, ‘bluetooth’ eller
serbest kiti ve arkada iki ilave hoparlörün varlığı ve direksiyon simidi
altındaki uydu kumandaları ile ayırt ediliyor. Oto-radyo üzerindeki tek renkli
bir ekranda audio sistemine ilişkin veriler görüntüleniyor. Öte yandan, Arkamis
akustik sinyal işleme sistemi sayesinde mükemmel kalitede bir ses veren bu
donanımla aynı zamanda ‘audio streaming’ fonksiyonu da sunuluyor. Ve USB bağlantısı
sayesinde aynı zamanda aracın içinde geçen uzun saatler boyunca akıllı telefon
ve uygulamalarının kullanımı mümkün oluyor.
Pratik ve faydalı bir gam yapısı
301’in felsefesi,
satıldığı her pazarın koşullarına en iyi şekilde adapte olmaktır. Birçok kıtada
geniş bir uluslararası satış kapsamı olan model, pazarlara ve müşteri
ihtiyaçlarına göre çok sayıda gam yapısında hazırlandı.
Eksiksiz aksesuar seçenekleri
301 sahiplerinin
beklentilerin karşılamak ve otomobilin verdiği kullanım keyfini arttırmak için Peugeot
aracın pazar konumlandırmasıyla mükemmel uyumlu geniş bir aksesuar gamı
geliştirdi. Geleneksel referanslara ilaveten (paspas, bagaj teknesi, yarı
entegre GPS navigasyon, vs.), aşağıdaki aksesuar çeşitlerinin de
hatırlatılmasında yarar görüyoruz:
Kişiselleştirme
- S Line :
208 ile başlatılan Peugeot Markası’nın spor ağırlıklı bu yeni aksesuar serisi 301
ile de müşterinin beğenisine sunuluyor. Peugeot stil ekipleri tarafından tasarlanan
bu aksesuar serisi siyah ve kırmızı noktalardan oluşan güçlü ve kolayca
belirlenebilen bir renkli tasarım kodu ile ayırt ediliyor.
Bu seride aracın
içi ve dışı ile ilgili çok sayıda aksesuar yer alıyor:
- 16'' alüminyum jantlar ve 'S
Line' jant göbeği
- Kırmızı kenar şeritli
cilalı siyah ön spoiler
- C sütunu
stikerleri: Şerit veya damalı, gri degrade renkli
- Özel paspaslar: Kırmızı
kenar şeritli siyah veya damalı
- 'S Line ' logolu
kapı eşik korumaları
- Cilalı siyah/kırmızı
şeritli veya damalı iç dikiz aynası gövdesi
- Alüminyum vites
topuzu ve el freni kolu;
- Buna paralel
olarak, daha klasik ve statü kazandırıcı kromajlı bir kişiselleştirme aksesuarı
gamı da sunuluyor. Sis farı kapakları, dikiz aynası mahfazaları ve egzoz
çıkışlarından oluşan bu seri de soylu ve kaliteli malzemeleri sayesinde aracın
şık ve seçkin bir şekilde kişiselleştirilmesini sağlıyor;
Koruma ve taşıma çözümleri
Eksiksiz bir
aksesuar gamı da aracın gerek içinde gerekse dışında mükemmel bir korumayı
sağlıyor. Bu seride örneğin yükleme bölümünün göze çarpmayan bir şekilde
korunması için şeffaf bir bagaj eşiği kaplaması yer alıyor.
Çeki demiri, tavan
barları, tavan sepeti (yenilik), bisiklet taşıyıcı, kayak taşıyıcı ve tavan
bagajı gibi aksesuarlar da 301’in yük taşıma kapasitesinin biraz daha
arttırılmasına olanak veriyor.
Zamana meydan okuyan zarafet sembolü
renkler ve malzemeler
301’in şıklığını
ön plana çıkarmak için, renk kartelasını oluşturmak amacıyla 7 farklı renk
seçildi: Meşe kahve, Bronz bej, Boğaziçi mavi, Köpekbalığı grisi, Alüminyum
gri, Alp beyaz ve Onyx siyah.
Bu metalik veya opak
gövde renklerine eşlik eden döşeme tonları da 301’in iç mekanından yayılan
kalite ve güvence hissine katkıda bulunuyor. İki farklı ambiyans sunuluyor: Tek
renkli Mistral Siyahı ve bazı pazarlarda büyük beğeni gören açık tonlu çift
renkli Lama.
Uluslararası hedefleri olan bir sedan
Peugeot 301 1 Kasım’dan
itibaren Türkiye’de, ardından Orta ve Doğu Avrupa’da, Rusya’da, Ukrayna’da, Yunanistan’da,
Kuzey Afrika, Orta Doğu, Körfez ve Afrika ülkelerinde, bazı Latin Amerika
pazarlarında, ve sonra da ikinci bir aşamada Çin’de piyasaya sürülecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder