Analytics

Bu Blogda Ara

26 Ekim 2011 Çarşamba

EuroNcap son test sonuçları açıklandı!


BMW 1 serisi 5 yıldız aldı!
BMW’nin yenilediği kompakt HB modeli 1 serisi EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız aldı. Önden çarpışma testinde 1 serisinin kabini tamamen stabil kaldı. Mankenlerin diz ve uyluk bölgesinde iyi koruma sağlandı. BMW aynı korumayı farklı boylardaki mankenlerde ve farklı oturma pozisyonlarında da tekrarladı. Yan çarpışma testinde de mankenlerin vücudunda iyi koruma gözlendi. Defalarca yapılan yan direk çarpışma testinde ise mankenlerin göğüs bölgesinde zayıf koruma olduğu tespit edildi. Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı ise BMW koltukları ortalama koruma sağlayabildi.

5 yıldız alan ilk Pickup Ford Ranger!
EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız alan ilk Pickup model Ford Ranger oldu. Önden çarpışam testinde yaşam kabini stabil kaldı. Mankenlerin göğüs, uyluk ve diz bölgesinde iyi koruma sağlandı. Ford aynı korumayı farklı boydaki mankenler ve değişik oturma pozisyonlarında da gösterdi. Ön yolcunun vücudunun her noktası mükemmel korundu. Yan çarpışma testinden maksimum puanları toplayan Ranger, mankeni mükemmel korudu. Yan direk çarpışma testinde mankenin göğüs bölgesini yeteri kadar koruyan araç, diğer bölgelerde mükemmel koruma sağladı. Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı ise Ranger koltukları ortalama koruma sağlayabildi.

Yeni Yaris 5 yıldızı kaptı!
Toyota’nın üçüncü jenerasyonunu satışa sunduğu Yaris modeli EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız aldı. Önden çarpışma testinde Yaris’in yolcu kabini sağlam kaldı. Mankenlerin diz ve uyluk bölgesi iyi bir şekilde korundu. Benzer koruma farklı boylardaki mankenlerde ve değişik oturma pozisyonlarında da tekrarlandı. Maksimum puanlar sürücünün korunmasında kazanıldı. Yan bariyer çarpışma testinde mankenin vücudu iyi korundu. Yan direk çarpışam testinde ise yan hava yastığı tavan sütununa hafif miktarda sıkıştı ve araç bu yüzden ceza puanları aldı. Bu testte mankenin göğüs bölgesindeki korumanın ortalama puanlar aldığı görüldü. Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı ise Yaris koltukları ortalama koruma sağlayabildi.


Audi Q3’ten kusursuz koruma!
Audi’nin yeni crossover modeli Q3, girdiği EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız aldı. Önden çarpışam testinde Q3’ün yolcu kabini tamamen stabil kaldı. Mankenlerin vücutlarının  tamamı iyi bir şekilde korundu. Benzer koruma farklı boylardaki mankenlerde ve değişik oturma pozisyonlarında da tekrarlandı. Yan bariyer çarpışma testinden maksimum puanları toplayan Q3 mankenleri mükemmel korudu. Yan direk çarpışma testinde ise mankenin göğüs bölgesi ortalamanın üzerinde bir korumayla karşılaştı. Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı Q3’ün ön koltukları mükemmel bir koruma sağladı.


Opel Zafira’dan 5 yıldızlı güvenlik!
Opel’i MPV segmentinde temsil eden ve geçtiğimiz günlerde yenilenen modeli Zafira EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız almayı başardı.
Önden çarpışma testinde Zafira’nın yolcu kabini tamamen stabil kaldı. Mankenlerin vücutlarının tamamında iyi koruma gözlemlendi. Mankenlerin diz bölgesinin iyi korunması dikkat çekti. Yan bariyer  çarpışma testinde yolcularını mükemmel koruyan Zafira, yan direk çarpışam testinde ise mankenin göğüs bölgesinde ortalama bir koruma sağlayabildi.  Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı Zafira’nın ön koltukları mükemmel bir koruma sağladı.


Mercedes Benz M serisi 5 yıldızla kendini kanıtladı!
Mercedes Benz’in yenilediği M serisi girdiği EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldızla ayrıldı. ML 350 BlueTEC modeliyle teste giren aracın önden çarpışmada yolcu kabini sağlam kaldı. Sürücü ve yolcunun vücutlarında iyi koruma sağlandığı görüldü. Mercedes Benz benzer korumayı farklı boydaki mankenlerle ve değişik oturma pozisyonlarında da gösterdi. M serisi maksimum puanları yan bariyer çrpışma testinde aldı. Mankenler mükemmel korundu. Yan direk çarpışma testinde vücudun geneli iyi korunurken mankenin göğüs bölgesinde ortalamanın üzerinde koruma sağlandığı tespit edildi. Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı M serisinin ön koltukları mükemmel bir koruma sağladı.


Hyundai Veloster güvenlikte 5 yıldızlı!
Hyundai’nin sıra dışı kapı tasarımıyla dikkat çeken coupe modeli Veloster, EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız alarak kendini kanıtladı.
Önden çarpışma testinde Veloster’in yolcu kabini tamamen stabil kaldı. Sürücü ve yolcunun bir bacaklarının alt kısmı ortalamanın üzerinde korunurken vücutlarının diğer kısımları mükemmel korundu. Hyundai benzer korumayı değişik boylardaki mankenler ve farklı oturma pozisyonlarında da gösterdi. Hyundai Veloster yan bariyer ve yan direk çarpışma testlerinde maksimum puanları alarak pek çok araın yapamadığını başardı. Bu testlerde mankenler mükemmel bir şekilde korundu. Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı Veloster’in ön koltukları mükemmel bir koruma sağlayarak iyi puanlar aldı.

Opel Astra GTC kardeşinin izinde: EuroNcap’ten 5 yıldız!
Opel’in kompakt HB modeli Astra’nın 3 kapılı versiyonu olan Astra GTC, EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız aldı. Teste 1.4 litrelik turbo beslemeli motora sahip versiyonu ile giren Astra GTC’nin ön çarpışma testinde yolcu kabini stabil kaldı. Mankenlerin göğüs ve uyluk bölgesinde iyi koruma sağlandı. Opel benzer korumayı değişik oturma pozisyonlarında ve farklı boylardaki mankenlerde de gösterdi. Yan bariyer ve yan direk çarpışma testlerinde ise mankenlerin göğüs bölgesinde ortalama değerlerde koruma sağlandığı görüldü. Bu testlerde manken kaburga kısmına baskı oluştuğu tespit edildi.  Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı Astra GTC’nin ön koltukları iyi koruma sağladı.

Fiat’ın ilk SUV’si Freemont 5 yıldızı kaptı!
Fiat’ın ilk SUV modeli olan Freemont çarpışma testinden başarıyla çıktı. Bu araç için Fiat demek ne kadar doğru bilmiyoruz ama önünde Fiat logosu taşıyan bu Dodge Journey EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldızla ayrıldı.
Freemont’un yaşam alanı önden çarpışma testinden sonra stabil kaldı. Mankenlerin diz ve uyluk bölgesi iyi korundu. Değişik boylardaki mankenlerle ve farklı oturma pozisyonlarında yapılan testlerde ise direksiyon kolonunun sürücüye biraz daha fazla darbe iletebileceği tepsi edilerek ortalama koruma sağladığı tespit edildi. Ön yolcunun vücudunun tamamı ise her durumda mükemmel korundu. Freemont maksimum puanları yan bariyer çarpışma testinde aldı. Bu testte mankenin vücudu mükemmel korundu. Yan direk çarpışma testinde ise göğüs bölgesinde ortalamanın altında koruma sağlandığı ve kaburga kısmında baskı oluştuğu tespit edildi. Aktif kafalıklara sahip Freemont’un ön koltuk kafalıkları arkadan çarpışma anında hareket ederek kamçı etkisini mükemmel şekilde engelledi. Bu testin sonucunda Freemont koltuklarının mankenin ense ve boynunu çok iyi koruduğu görüldü.


Yeni Chevrolet Captiva 5 yıldızlı!
Chevrolet’nin yenilediği Chevrolet Captiva girdiği EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız aldı. 2,2 litrelik dizel versiyonu ile girdiği ön çarpışma testinde yolcu kabini tamamen sağlam kalan Captiva’nın mankenlerin diz ve uyluk bölgesini iyi koruduğu tespit edildi. Chevrolet benzer korumayı farklı boylardaki mankenlerde ve değişik oturma pozisyonlarında da tekrarladı. Araç maksimum puanı yan bariyer çarpışma testinde aldı. Mankenin vücudunun tamamında mükemmel koruma sağlandığı görüldü. Tekrarlı yan direk çarpışma testinde ise mankenin kaburga kısmında baskı oluştuğu tespit edildi ve göğüs bölgesinin ortalama korunduğu görüldü. Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı ise Chevrolet Captiva koltukları ortalama koruma sağlayabildi.

Lancia Thema 5 yıldız aldı!
Önden çarpışam testinde Lancia Thema’nın yolcu kabini sağlam kaldı. Sürücü hava yastığının işlevini tamamiyle düzgün yapamaması yüzünden baş bölgesinde ortalama üzerinde fakat mükemmel bir koruma sağlanamadı. Mankenlerin diz ve uyluk bölgesi ise iyi bir şekilde korundu. Lancia benzer korumayı farklı boylardaki mankenler ve değişik oturma pozisyonlarında da gösterdi. Yan bariyer çarpışma testinde maksimum puanlarını alan Thema, mankenlerin vücudunun tamamını iyi bir şekilde korudu. Tekrarlı yan direk çarpışma testinde ise mankenin alt karın ve göğüs bölgesinde ortalama koruma sağlandığı görüldü. Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı ise Lancia Thema koltukları ortalama koruma sağlayabildi.

Lancia Voyager 4 yıldızda kaldı!
Lancia’nın uzun MPV modeli Voyager, EuroNcap çarpışma testinden 4 yıldız alabildi. Önden çarpışma testinde Voyager’ın yaşam alanı stabil kaldı. Yolcunun sol diz ve uyluk bölgesinde zayıf koruma tespit edildi. Direksiyon kolonunun sürücü diz ve uyluk bölgesine zarar verme ihtimali belirlendi ve araç bu kısımları ortalama seviyede korudu. Voyager maksimum ouanlarını yan bariyer çarpışma testinde aldı. Mankenin vücudu bu testte mükemmel şekilde korundu. Yan direk çarpışma testinden de iyi puanlar alan Voyager, mankenin vücudunun neredeyse tamamını mükemmel şekilde korudu. Sadece göğüs bölgesi ortalamanın üzerinde ama mükemmelin altında puan aldı. Arkadan çarpışmalarda oluşan kamçı etkisine karşı ise Lancia Voyager koltukları ortalama koruma sağlayabildi.

25 Ekim 2011 Salı

Honda CR-Z 1.5 GT: Çevreci diriliş






Dünyanın ilk manuel hibrid otomobili Honda’dan geldi. Japon üreticinin 1984 yılında üretmeye başladığı CR-X modelinin varisi olan CR-Z, o araç kadar farklı görünüyor fakat ondan çok daha çevreci bir model. Bir elektrik motoruyla kombine olarak çalışan 1.5 litrelik benzinli motor sayesinde CR-Z düşük tüketim değerlerine ulaşabiliyor. Volkswagen Scirocco, Peugeot RCZ ve MINI Cooper gibi modellerle rekabet etmesi için geliştirilen model şu anda tek motor seçeneği ve sadece manuel şanzımanla satılıyor.
Tasarım
CR-Z’nin etkileyici tasarımı aslında atası CR-X’ten kalma genetik bir faktör. Zaten otomobile arkadan bakan bir kişi CR-X’in izlerini çok net görebilir. Parçalı arka cam ve sonlandığında birden dikleşen tavan yapısı aynen korunmuş. Stopların yapısı ise çok daha modern bir görünüme kavuşturularak CR-Z’nin teknolojik görünmesini sağlamış. Alçak tavan yapısıyla dikkat çeken modelin şık kapı açma kollarının pek de kullanışlı olduğu söylenemez. Ön kısımda ise farların yapısı dikkatimizi çekiyor. İçerisi mavi farların alt kısmında LED gündüz farı da sunuluyor. 4080 mm uzunluğa sahip CR-Z, 1740 mm genişliğe ve 1395 mm yüksekliğe sahip. Aracın kullanıcılarına sunduğu bagaj hacmi 215 litre.





İç mekan
Honda’nın füturistik tasarım anlayışıyla şekillendirilmiş iç mekan çok teknolojik görünüyor. Mavi aydınlatmaların yoğun olduğu ön konsolda ilk bakışta bir karmaşa var gibi ama alışıldıktan sonra kullanılması gayet keyifli. Sürücüyü içerisine alan kokpitin sol tarafında Honda’nın CR-Z ile sunduğu üç farklı sürüş modunun seçim butonları bulunuyor. Sport-Normal-Economy modlarından Sport tuşuna bastığınızda CR-Z‘nin gösterge paneli kırmızı renk alarak iç mekanda farkındalık yaratılmış. Bu modda aracın gaz tepkileri bariz şekilde iyileşirken, direksiyon tepkileri ve elektrikli motorun davranışları da değişiyor. Economy modunda ise gösterge panelinin ortasındaki kısım sürüş tarzınıza göre renk değiştiriyor. Eğer cebinizi düşünen bir kullanıcı iseniz bu kısmın yeşil renkli kalmasına dikkat etmelisiniz. CR-Z’nin gösterge panelinin sol kısmında aracın elektrik motorunu besleyen pillerin doluluk oranını gösteren ve hangi anlarda şarj olduğunu, hangi zamanlarda araca katkı sağladığını belirten dijital bir kısım mevcut. Kendi müşteri kitlesinin beklentilerini karşılayacak bir ses sistemine sahip CR-Z’nin USB desteği sunmaması ise gözümüze çarpan eksiklerden oldu.





Motor
Yazının başında da belirttiğimiz gibi CR-Z dünyanın ilk 6 ileri manuel şanzımana sahip hibrid otomobili olma özelliğine sahip. Honda’nın 6. Nesil IMA teknolojisine sahip CR-Z, yakıt tüketimini düşüren ve aracın performansına ek katkı sağlayan bir elektrik motoruyla donatılmış. CR-Z’nin üzerindeki 1.5 litrelik dört silindirli motoru 6100 d/d’de 112 hp güç ve 4800 d/d’de 144 Nm tork üretiyor. DC Elektrikli motor ise 1500 d/d’de 14 hp güç üretirken, 1000 d/d’de üretmeye başladığı 79 Nm torkuyla araca asıl katkıyı yapıyor. İki motorun birlikte çalışmasıyla elde edilen güç ise 6100 d/d’de 122 hp. CR-Z’yi standart bir atmosferik motorlu araçtan ayıran en önemli farkı olan 174 Nm tork ise 1000-1500 d/d aralığında sunuluyor. CR-Z testimiz süresince 100 km’de 6,5 lt yakıt tüketti.


Konfor ve yol tutuş
Sert olarak tanımlanabilecek bir yapıya sahip Honda CR-Z, spor otomobillerden beklendiği gibi yol tutuşa yönelik geliştirilmiş. Sport moduna alındığında sürücüsüyle kendisini bütünleştiren otomobil yüksek devir çevirmeyi seven yapısıyla dikkat çekiyor. Gücün yüksek devirlerde yere aktarılmasında ise zaman zaman kayıplar yaşanıyor. CR-Z hızlı kalkışlarda sık sık anti patinaj sisteminin müdahalelerine ihtiyaç duyuyor. Neyse ki ESP sistemiyle beraber anti patinaj sistemi de devreden çıkarılabiliyor. Yüksek hassasiyetteki direksiyonu ve fren dozlaması CR-Z’yi zevk alınarak kullanılan bir otomobil haline getiriyor.
Konfor konusuna gelindiğinde ise CR-Z hiçbir şekilde öne çıkamıyor. Sportif ön koltukları sürücüyü kavrama konusunda ve ergonomik olarak çok başarılı ama  CR-Z’nin sert süspansiyonlarının neden olduğu darbeleri  ememiyor. İçeriye sızan motor sesi konfor anlamında olumsuzluk oluştursa da Honda severlerin bu sesten zevk alacağı ise kuşkusuz.
Aracın en büyük handikabı arka koltuklarının yapısı. Bu otomobile 2 kişilik demek çok daha doğru olacaktır. CR-Z’nin arka kısmına sadece küçük çocuklar oturabilir. Bir yetişkinin oturması ise hem diz mesafesi hem de baş mesafesi yüzünden imkansız.


Güvenlik
Honda’nın hibrid spor otomobili CR-Z. EuroNcap çarpışma testlerinden aldığı 5 yıldız ile göz doldurdu.
CR-Z önden çarpışma testinde sürücü ve yolcuların diz ne uyluk bölgesini iyi korudu. Yandan çarpışma testinde mankenlerin göğüs kafesi yeterince korundu. Direk çarpışma testinde CR-Z en zayıf puanları aldı ancak koruma yetersiz değildi. Arkadan yapılan çarpışma testi sonuçlarına göre CR-Z’nin koltukları kamçı etkisi göstermedi.
CR-Z’de ESP, hız sabitleyici ve tüm koltuklar için emniyet kemeri uyarı sistemi standart olarak sunuluyor.



Yorum-Selim ERKEK
CR-Z’nin vahşi görüntüsünün altında uysal bir motorun yattığını görmek pek çok Honda severde hayal kırıklığı yaşatabilir ama ben fiyatına göre CR-Z’nin sunduklarını yeterli buluyorum. 4500 d/d’den sonra zevkli bir kullanım imkanı sunan benzinli motor yüksek devir çevirdiği sürece pek çok kişiye göre yeterli performansı gösteriyor. Özellikle elektrikli motorun tork desteği CR-Z’ye şaşırtacak derecede canlı bir karakter kazandırıyor. Elektrikli motorun yakıt ekonomisi getireceğini düşünenler ise yanılıyorlar. Honda CR-Z daha önce teste aldığımız hibrid model Toyota Prius’a oranla daha fazla yakıt tüketiyor. Durum böyle olunca insanın aklına ‘Honda bu araçta hibrid teknolojisi kullanmak yerine daha güçlü bir benzinli motor kullanamaz mıydı?’ sorusu geliyor.  Çünkü tüm rakipleri CR-Z’den daha güçlüler. Şu halde CR-Z’nin en büyük avantajı tasarımı ve fiyatı. Tasarım olarak bence çok şık görünen modeli Mugen body kitiyle daha da gösterişli hale getirmek mümkün.



Teknik Özellikler

Motor:Benzin + Elektrik Hibrid
Motor Hacmi:1497 cc
Silindir Adedi:4
Maksimum Güç:122 hp 6100 d/d
Maksimum Tork: 174 Nm 1000-1500 d/d
Performans
0-100 km/s Hızlanma9,9 s
Maksimum Hız:200 km/s
Frenler
Ön:Disk
Arka:Disk
Yakıt TürüBenzin
Yakıt Tüketimi
Şehir İçi:6,1 lt
Şehir Dışı:4,4 lt
Karma:5,0 lt
Test:6,5 lt
Boyutlar
Uzunluk:4080 mm
Genişlik:1740 mm
Yükseklik:1395 mm
Dingil Mesafesi:2425 mm
Bagaj Hacmi:215 lt
Yakıt Depo Kapasitesi:40 lt
Boş Ağırlık:1170 kg
Lastik Boyutu:195/55 R16

19 Ekim 2011 Çarşamba

MINI Cooper S : 'Hedef sürüş zevki!'


MINI Cooper’ların ne kadar eğlenceli araçlar olduğunu hep söylüyoruz. Farklı görüntüsünün yanında başarılı sürüş karakteri ile de beğenimizi kazanan modelin 184 hp gücündeki Cooper S versiyonu testimize konuk oldu.
Tasarım
MINI Cooper tasarımının ana hatları 1959 yılında üretilen ilk MINI’ye kadar uzanıyor. Yuvarlak farlar, ızgaranın yapısı ve köşeli tavan tasarımı Cooper’a atalarından kalan miras. Cooper S versiyonda ise aracın gücünü vurgulayan bazı detaylar göze çarpıyor. Aracın 1.6 litrelik turbo beslemeli motorunu soğutmak için ön kaputun üzerinde ek bir hava girişi açılmış. Ayrıca tamponun yapısında da bazı değişiklikler yapılarak yeni hava girişlerine yer açılmış. Arka kısımda ise çift çıkışlı egzoz yapısı Cooper S’in küçümsenmemesi gerektiğinin sinyali. Cooper S, 16 inçlik özel jantlarının üzerinde virajları alıyor. Araç gövdesinin köşelerine yerleştirilmiş olan tekerler Cooper’ların viraj kabiliyetlerini arttırıyor. MINI Cooper S, kendisine rakip olarak üretilen modellerden Citroen DS3’ten 25 cm, Audi A1’den ise 22.1 cm daha kısa bir otomobil. Aracın genişliği de bu modellerden daha dar. MINI Cooper S ufak eşyalarınız için 180 litrelik bir bagaj hacmi sunuyor. 


İç mekan
MINI Cooper S’in iç mekanındaki farklılıklar ufak tefek detaylardan ibaret. Cooper S’in yüksek yan destekli koltukları sportif bir otomobilde olduğumuzu hissettiriyor. Direksiyonun önüne devir göstergesi yerleştirilmiş. Duvar saati büyüklüğündeki hız göstergesi ise orta konsolun üst kısmında bulunuyor. Bu büyüklükteki bir göstergenin okunabilirliği ise yerinden dolayı çok kötü. Yüksek hızlarda gözünüzü yoldan ayırıp buraya bakmak can sıkıcı olabiliyor. Ayrıca orta konsolun en altındaki cam açma şalterlerinin ve küçük butonlu ses sisteminin kullanımı da pratik değil. Müzik sisteminin ses kalitesi ise çok tatmin edici. İç mekanda kullanılan malzemeler ve işçilik bekleneni veriyor. Büyük cam tavan MINI Cooper’da en çok aranması gereken özelliklerden. Dar iç mekana ferahlık katan elektrikli tavan yapısı beğenimizi kazandı. MINI Cooper dik yapılı direksiyonu ile alıştığımızdan farklı bir oturma pozisyonu sunuyor. Sürüş için uygun olan bu pozisyonda görüş sıkıntısı da yaşanmıyor. 
Motor 
MINI Cooper S’de PSA-BMW işbirliği ile geliştirilen 1.6 litrelik turbo benzinli motor görev yapıyor. Devir çevirmeyi seven yapısı ve başarılı tüketim özellikleriyle ön plana çıkan bu motor MINI Cooper S’i uçurmaya yetiyor. Twinscroll turbosu sayesinde minimum turbo boşluğu hissettiren motor, MINI Cooper S’i tam bir kısa yol koşucusu yapıyor. Ünite 5500 d/d’de 184 hp güç ve 1600-5000 d/d aralığında 240 Nm tork üretiyor. Ayrıca overboost fonksiyonu sayesinde 1700-4500 d/d  aralığında anlık olarak 260 Nm tork değeri sunuluyor. Opsiyonel sunulan 6 kademeli otomatik şanzımanla gücü ön tekerlere ileten Cooper S, 7 saniyede 100 km/s hıza ulaşıp, 228 km/s maksimum hıza çıkabiliyor. Şanzımanla motor büyük bir uyum içerisinde çalışıyor. Vites kolunun hemen önündeki Sport düğmesine basıldığında Cooper S daha yüksek devirlerde vites değiştiriyor. Ayrıca egzozdaki bir valfin devreye girmesiyle ufak egzoz patlamaları da zevkinizi körüklüyor. MINI Cooper S’in yakıt tüketimi geniş bir aralıkta seyrediyor. Performanslı kullanımda 11 lt/100 km’yi rahatlıkla gören araç, sakin kullanımlarda 6lt/100 km gibi değerleri yakalayabiliyor. Testimizin sonunda Cooper S yol bilgisayarının gösterdiği değer ise 9,4 lt/100 km’ydi.

Twin-Scroll Turbo nedir?

Aracın egzoz manifolduna bağlanan turbonun düşük devirlerdeki cansızlığını ortadan kaldırmak için tasarlanmış çift kanatçıklı turbolar temel olarak aynı prensipte çalışır. Fakat silindirlerden çıkan gazlar tek bir noktada toplanmak yerine iki ayrı halde bölünerek turboya girer. Birinci ve dördüncü silindirin manifolduyla ikinci ve üçüncü silindirin egzoz manifoldu ayrıdır.  Düşük devirlerde motorun egzoz zamanında atılan gazlar, turbonun iki ağızlı girişinden açık olandan girerek türbini çevirmeye başlar. Dar hacimli boğazdan giren havanın hızı arttırılmış olur ve bu sayede türbinin akışa daha duyarlı olan kanadını rahatlıkla çevirir. Yüksek devirlerde ise turbonun iki girişi de açılır ve hava buradan geçerek türbinin iki kanatçığına da çarparak daha hızlı çevirir. Dakikada 150.000 d/d’ya kadar çıkan hıza sahip türbin bir şaft aracılığıyla kompresörü çevirir ve aracın emme manifolduna sıkıştırılmış hava yollanır. Bu sayede küçük hacimli motorlardan yüksek güçler elde edilirken, yakıt tüketimi anlamında da ekonomi sağlanır. 


Konfor ve yol tutuş
MINI Cooper S düzgün asfalt yollarda sessiz yapısıyla beğenimizi kazandı. Aracın koltukları vücudu iyi sarıyor ve öndeki iki yolcunun keyfini kaçıracak hiçbir şey yok. Ancak bozuk yolda ilerlemeye başladığınızda bütün bu renkli tablo silinip gidiyor. Cooper S’in sert süspansiyonları içerisinin çok sarsılmasına yol açıyor. Arka koltukta yolculuk yapanlar ise renkli tabloyu hiçbir zaman göremiyorlar. MINI Cooper S’in arka koltukları hem konforsuz hem de burada sunul(amay)an diz mesafesi çok yetersiz. MINI motorunun hoş homurtuları iç mekana bir miktar yansıyor ama inanın bu ses rahatsız edici değil. Asıl rahatsızlık veren rüzgar sesi ise 120 km/s civarında gelmeye başlıyor. 
Yol tutuş disiplininde ise MINI bir referans noktası olarak kabul ediliyor. ESP sistemine de sahip olan araç virajları ray üzerinde ilerlermiş gibi dönüyor. Limitlerini zorladığınızda arka kısmını kontrollü olarak bırakan MINI Cooper S, hassas direksiyonunun başarılı bildirimleriyle çok kolay yoluna döndürülüyor. MINI Cooper S fren performansıyla da beğenimizi kazandı. Ardı ardına yapılan frenlemeler de bile Cooper S çizgisinden ayrılmadan başarılı bir şekilde kısa mesafelerde durdu. 
Güvenlik
MINI Cooper 2007 yılında girdiği EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldızla ayrıldı.
Fotoğraflar:Onur Ziya Demir


MINI’lerin harika bir sürüş zevki var. Direksiyonlarının ve gaz pedallarının hassasiyetine her seferinde hayran oluyorum. MINI virajları çok hızlı bir şekilde dönerken sürücüsüne en ufak tedirginlik hissettirmiyor. Zaten sınırlarını o kadar bariz belli ediyor ki çizginizden bir anda kopmanız gibi bişey söz konusu değil. Motorun performansını anlatmaya pek gerek yok ama tüketiminden bahsetmeliyim. Cooper S gücüne oranla düşük yakıt tüketimine sahip bir araç. Performanslı kullanımlarda bile tüketim değeri çok uçuk rakamlara çıkmıyor. Sakin kullanımda ise Cooper S normal bir B sınıfı araç kadar tüketiyor. Eğer arka koltuğa çok ihtiyacınız olmuyor ve sürüş zevkine önem veren biriyseniz MINI Cooper S ile birkaç viraj dönmelisiniz.





Teknik Özellikler

Motor:1,6 Turbo
Motor Hacmi:1598 cc
Silindir Adedi:4
Maksimum Güç:184 hp 5500 d/d
Maksimum Tork: 240 Nm 1700-4500 d/d
Performans
0-100 km/s Hızlanma7 s
Maksimum Hız:228 km/s
Frenler
Ön:Disk
Arka:Disk
Yakıt TürüBenzin
Yakıt Tüketimi
Şehir İçi:9,3 lt
Şehir Dışı:5,2 lt
Karma:6,7 lt
Test:9,4 lt
Boyutlar
Uzunluk:3729 mm
Genişlik:1683 mm
Yükseklik:1414 mm
Dingil Mesafesi:2467 mm
Bagaj Hacmi:160/680 lt
Yakıt Depo Kapasitesi:50 lt
Boş Ağırlık:1215 kg
Lastik Boyutu:195/55 R16

Seat Ibiza 1.2 TSI Style: Kalbi sağlam


Volkswagen altyapısına sahip bir İspanyol olan Ibiza, Alman üreticinin motor ve şanzıman konusundaki zenginliğinden sonuna kadar faydalanıyor. Ödüllü TSI motor ve DSG şanzımana sahip test aracımız otomatik vites rahatlığının yanı sıra, turbo beslemeli motor performansı ve 1.2 litrelik hacminin vergi avantajını bir arada sunuyor. Seat Ibiza’nın kullandığı PQ25 platformu VW Polo ve Audi A1’de de kullanılıyor.


Tasarım
Ok dizayn felsefesi ile oluşturulmuş Ibiza tasarımı sert köşeli hatlarla şekillendirilmiş. Markanın kompakt hatchbacki Leon’a oranla çok daha agresif görünen Ibiza’nın ön çamurluğundan başlayan ve arka kapıda kaybolan ütü izi ise markanın diğer modellerine benziyor. Test aracımızda olduğu gibi yarım cam tavanla satın alınabilen Ibiza’nın cam tavanı sadece yukarıya doğru açılıyor. Arka tasarımda kırmızı ağırlıklı stop grubunun sadeliği sebebiyle basit bir tasarım anlayışı hakim. Seat Ibiza 4052 mm’lik uzunluğuyla sınıfının uzun modellerinden biri. Kuzeni VW Polo’dan 8.2 cm daha uzun olan araç, Ford Fiesta’dan 10,2 cm, Renault Clio’dan ise  6,7 cm daha büyük. Araç bu avantajını bagaj hacminde gösteriyor ve 292 litrelik hacme sahip.




İç mekan
‘Seat Ibiza’nın içinde sadece size özel, mükemmel bir alan yaratmak için çok zaman harcadık…’ Aracın kataloğunda yer alan bu ifadeleri okuduktan sonra araca binince, Ibiza’nın iç mekanını tasarlayan insanların zamanlarını boşa harcama konusunda uzman olduğunu düşündük. Ibiza’nın iç mekanı olabildiğince sade ve akılda kalıcı hiçbir iyi özelliği yok. Zaten kumanda elemanlarının bir çoğu VW modellerinden alınma ve tanıdığımız kontroller. Sürücüye yönelik tasarlanmış orta konsolun üst kısmında bulunan müzik sisteminin ses kalitesi gayet iyi olsa da kullanımı çok zor. Konsol üzerinde kullanılan yumuşak malzeme kalite hissini arttırıyor. Diğer yerlerde kullanılan sert plastiklerin kalitesi ise bu sınıfın diğer üyelerine benzer seviyede. Aracın kalın A sütunu bir miktar görüş sorunu yaşatıyor ancak bu günümüz güvenlik tedbirlerinin bir gerekliliği.

Motor
Test için aldığımız Ibiza’nın kalbi 1.2 TSI motor ile çarpıyor. 1.2 litrelik hacminden turbo beslemesi sayesinde 5000 d/d’de 105 hp güç çıkarabilen ünitenin asıl mahareti 1550-4100 d/d aralığında sunduğu 175 Nm’lik torkunda saklı. Küçük hacmine rağmen etkileyici değerler sunan TSI motor, 1040 kg ağırlığındaki Ibiza’yı 9.7 saniyede 100 km/s hıza ulaştırıyor. Ara hızlanmalarda da etkin bir karaktere bürünen motor, hacmine bakıp kendini küçümseyenleri mahcup etme konusunda çok başarılı. Volkswagen grubunun geliştirdiği 7 kademeli DSG şanzıman bu araçta da iyi işler başarıyor ve gücü çok hızlı şekilde ön lastiklere iletiyor. Ayrıca yazılım iyileştirmeleriyle DSG şanzıman daha ekonomik hale getirilmiş. 60 km/s hızla giderken yedinci vitesle yol alabiliyorsunuz. Bu sayede sakin kullanımlarda Ibiza’nı tüketimi başarılı değerlere ulaşabiliyor. 1.2 TSI motorlu Ibiza, testimiz süresince 7,3 lt/100 km ortalama tüketim verilerine ismini yazdırdı. Bu değeri sakin uzun yol kullanımlarında 5 lt/100 km civarına çekmek çok kolay.

Konfor ve yol tutuş
Seat Ibiza sertliği iyi ayarlanmış süspansiyon sistemiyle kullanıcısını memnun etmeye çalışıyor. Araç darbeleri başarılı bir şekilde emiyor ve iç mekanda büyük sarsıntıların önüne geçmeyi başarıyor. Ibiza’da tıpkı diğer B segmenti araçlarda olduğu gibi belirli bir süratin üzerine çıkıldığında rüzgar ve motor sesi kabin içerisine sızmaya başlıyor. Arka koltukta oturanlar Ibiza’nın en şanssız konukları. Uzun boylu bir sürücü varsa diz mesafesi çok kısıtlı hale geliyor ki bu uzun yolculuklarda yorucu bir durum. Baş mesafesi ise sorunsuz.
Seat Ibiza maalesef platform kardeşleri kadar iyi yol tutamıyor. Bu aracın çok kötü bir yol tutuşu olduğu anlamına kesinlikle gelmiyor ancak Audi A1’in karşısında ezildiği bir gerçek. Ibiza önden kaymaya meyilli bir otomobil ve ESP sistemi orta donanım seviyesinde bile sunulmuyor. Aracın yüksek süratteki stabilliği ise başarılı.

Güvenlik
Seat Ibiza 2008 yılında girdiği EuroNcap çarpışma testinden 5 yıldız alarak ayrıldı. Araçta sürücü ve yolcu hava yastıkları standart olarak sunuluyor.



Yorum - Selim ERKEK
Seat Ibiza B sınıfı araç düşünenler için rakiplerine oranla ucuz bir alternatif. Üstelik kendini kanıtlamış VW altyapısı kullanıyor. Tıpkı diğer Volkswagen grubu markası olan Skoda gibi. Ben Ibiza’nın tek sıkıntısının iç tasarımı olduğunu düşünüyorum. Bir farklılık oluşturamayan iç mekan makyaj sonrasında kesinlikle değiştirilmeli. Tıpkı Leon’da yapıldığı gibi. Aracı uzun süre kullandım ama hala ses sisteminin nasıl kullanılacağını öğrenemedim. Düğmeleri biraz karıştırınca ayar yapabiliyorsunuz ama nasıl yapıldığını sorsanız hala cevap veremem. Sistemin ses kalitesi ise kendinden beklenmeyecek kadar iyi olmasıyla şaşırtıyor. Son olarak yarım cam tavanın tamamen açılmaması sinir bozucu. Aracın en iyi yönü ise 1.2 TSI motor ve DSG şanzıman. TSI motorların en küçüğü bile insanı hızlı araç kullanmaya teşvik ediyor. Bir de buna DSG şanzımanın akıcı vites değişimleri eklenince inanın her araç insana keyifli geliyor. Tüketim ise sizin gaz pedalı ile dostluğunuza bağlı. Sert davranırsanız 10 lt ortalamanın üzerine çıkabildiğiniz gibi, yumuşak kullanımlarda 5 lt’nin altına düşebilirsiniz.


Teknik Özellikler
Motor:1,2 TSI
Motor Hacmi:1197 cc
Silindir Adedi:4
Maksimum Güç:105 hp 5000 d/d
Maksimum Tork: 175 Nm 1550-4100 d/d
Performans
0-100 km/s Hızlanma9,7 s
Maksimum Hız:190 km/s
Frenler
Ön:Disk
Arka:Disk
Yakıt TürüBenzin
Yakıt Tüketimi
Şehir İçi:7 lt
Şehir Dışı:4,4 lt
Karma:5,3 lt
Test:7,3 lt
Boyutlar
Uzunluk:4088 mm
Genişlik:1693 mm
Yükseklik:1440 mm
Dingil Mesafesi:2469 mm
Bagaj Hacmi:292 lt
Yakıt Depo Kapasitesi:45 lt
Boş Ağırlık:1040 kg
Lastik Boyutu:215/45 R16

3 Ekim 2011 Pazartesi

Mercedes SLK 200 Passion: 20 saniyede efsane!



Mercedes Benz’in, Porsche Boxster ve BMW Z3 ile rekabet etmesi için tasarladığı SLK, 15 yaşını doldurdu. Üçüncü jenerasyonu ile testimizin konuğu olan araç, Mercedes konforunun ve prestijinin yanında iki farklı kimliğe sahip olması ile dikkat çekiyor. Katlanır metal tavanıyla coupe formdan 20 saniyede cabriolete dönüşen araç, duygularınızın da bir anda değişmesini sağlıyor. SLK ismi almanca sportif, hafif ve kısa kelimelerinin baş harfleriyle oluşturulmuş.
Tasarım

Yeni SLK tıpkı önceki nesilleri gibi heyecan veren bir tasarıma sahip. İlk jenerasyon SLK’nın bile yollarda çektiği ilgi, aracın başarılı tasarımının aileden geldiğine bir işaret. Aracın burun yapısı bir süre Mercedes modellerinde göreceğimiz yeni tasarıma sahip. SLS AMG modelinde başlayan tasarım dili, SLK’ya da başarılı şekilde uyarlanmış. Uzun kaput ve kısa arka kısım SLK’nın karakteristik özellikleri olarak göze çarpıyor. Gövde üzerindeki ufak dokunuşlarla SLK’ya çok dinamik bir görünüm kazandırılmış. Arka kısımdaki çift egzoz çıkışı aracın olduğundan daha güçlü görünmesine neden oluyor. Bu egzozdan çıkan seslerin özellikle vites değişimlerinde harika olduğunu da ekleyelim. Mercedes Benz SLK, en büyük rakibi BMW Z4’den 10,4 cm daha kısa iken 2 cm daha geniş. Yeni SLK’nın 225-335 litre arasındaki bagaj hacmi iki kişi için gayet yeterli. 


İç mekan
İç mekanda sportiflik ve lüksün harmanlandığını görüyoruz. Kaliteli malzemelerle şekillendirilmiş ön konsolda en dikkat çekici kısım havalandırma kapakları oluyor. Eskiye gönderme yapan tasarım SLK’ya çok yakışmış. Altı düzleştirilmiş direksiyon, alüminyum kaplamalar ve beyaz gösterge paneliyle sportiflik hissini yaşatan iç mekanda ergonomi ön planda tutulmuş. SLK’da diğer Mercedes modellerinden de tanıdığımız COMMAND paneli bulunuyor. Vitesin kolunun arkasında bulunan joystick yardımıyla kontrol edilen sistemin kullanımı kolay. SLK’yı üstü açık hale getirmek için kol dayamanın önünde bulunan üstü kapalı kutuyu aralıyoruz. Bu sihirli düğmeyle aracın 20 saniye süren dönüşümü başlıyor ve teknoloji şovuyla beraber gökyüzü ile buluşuyorsunuz.

Motor
SLK’nın baz motoru olan 1.8 litrelik turbo beslemeli ünite 5500 d/d’de 184 hp güç üretiyor.  Motor, 1800 ile 4600 d/d aralığında sunulan 270 Nm’lik tork sayesinde araca atak bir görüntü kazandırıyor. Sessiz çalışan motorun 1470 kg ağırlığa sahip SLK’ya sağladığı performans şaşırtıcı derecede iyi. SLK, 0-100 km/s hızlanmasını 7 saniyede gerçekleştirirken 237 km/s hıza soluksuz çıkabiliyor. Adından anlaşılacağı gibi 7 kademeli 7G-Tronic şanzımanla gücünü arka tekerlerine gönderen SLK’nın arka kısmı ESP yardımıyla stabil kalıyor. Eğlenceli sürüşler yapmak istediğiniz de orta konsolda bulunan ESP kapatma tuşuna basmanız yeterli olmuyor maalesef. SLK’nın ESP’si kayma düzeyi artınca tekrar devreye giriyor. SLK’nın tüketim değerleri bizi şaşırtmayı başardı.  Sakin kullanımlarda 7.5 lt/100 km ortalama tüketim değerini rahatlıkla tutturabilen model, testin sonunda 8.7 lt/100 km’lik ortalama elde etti.
Konfor ve yol tutuş
Bir roadster otomobilden konfor beklemek ne kadar doğru bilmiyoruz ama SLK bizim beklentilerimizin üzerinde konforluydu. Aracın süspansiyon yapısı sert olmasına rağmen bozuk zeminlerde çok rahatsızlık vermeyen bir yapıya sahip.  Koltuklar ve oturma pozisyonu çok başarılı. Tavan kapalıyken yan camlardan rüzgar sesi sızıyor ancak rahatsız edici boyutta değil. Ön konsoldan gelen çıtırtı sesleri Mercedes modellerinden alışık olmadığımız bir sorun ama bu tarz araçların genelinde var. SLK koltukları, ‘AIRSCARF’ sistemine sahip. Aracın üstü açıkken içeride oluşan hava akımı nedeniyle meydana gelen boyun rahatsızlıklarını engellemeye çalışan sistem, boyun bölgesine üç farklı seviyede sıcak hava üflüyor. 
Mercedes SLK 200’ün sürüş dinamikleri pek çok müşterisini memnun edecek kadar iyi. Direksiyon sisteminin biraz sert yapısı sportifliği desteklerken, yönlendirmedeki başarısı da takdire şayan. Araç yüksek hızlardaki stabil yapısıyla sürücüne güven veriyor. Virajlarda izinden ayrılmayan SLK 200, ESP sisteminin yola sokucu özelliğinden çok dizginleyici etkisine ihtiyaç duyuyor.  
Güvenlik
Mercedes Benz SLK ikinci nesli ile 2002 yılında girdiği EuroNcap çarpışma testinden dört yıldız ile ayrılmıştı. Yeni SLK’nın ise bu teste bir katılımı bulunmuyor. SLK serisinde, Mercedes’in geliştirdiği Adaptif Fren Sistemi, ATTENTION ASSIST ve DISTRONIC PLUS gibi güvenlik sistemleri sunuluyor. 

Yorum-Selim ERKEK
Mercedes SLK’nın bir önceki nesline göre çok yol aldığını söylemek güç. Özellikle tasarım olarak bir önceki neslinden  daha iyi göründüğünü düşünmüyorum. İç mekanda çok şık çizgiler yakalanmış fakat burada da COMMAND ekranının sıkıcı renkleri ve özelliksiz yapısı göze çarpan negatif yönlerden. Bir Mercedes’i daha fazla eleştirmek acımasızlık olacaktır, biraz da iyi yönlerinden bahsedeyim. SLK 200’ün direksiyonu ile frenleri çok başarılı ve gerektiğinden fazla konforlu bir otomobil. Araçla geçtiğiniz her kilometrede zevk alıyorsunuz ve insanların gözü hep üzerinizde oluyor. Güzel bir akşam SLK’nın üstünü açtıktan sonra bol virajlı bir yolda kullanmanın verdiği zevki verecek otomobil sayısı çok fazla değil. Keşke ESP biraz daha fazla eğlenceye izin verseydi! Bizim test aracımızda bile bu konu aklıma bu kadar takılıyorken daha güçlü versiyonlarda ESP’nin tamamen devreden çıkarılamaması tam bir baş belası olurdu sanırım. 




Peugeot 508 SW 1.6 THP Active: Farklı olmak isteyenlere






Yakışıklı stationwagon modellerine bir yenisi daha eklendi. Peugeot’nun 407 ve 607 modellerinin yerini alan 508, SW versiyonu ile testimizin konuğu oldu. Zengin donanımı ve sportif görünümü sayesinde Türk tüketicisi tarafından burun kıvrılan bir segmentte iyi satış rakamları yakalamaya çalışacak olan 508 SW, 1.6 THP benzinli motor ve 1.6 ve 2.0 HDi dizel motor seçenekleriyle satılıyor.
Tasarım
Stationwagon modellerin sıkıcı olduğu dönem çoktan geride kaldı. Markalar artık bu kasa seçeneğinde de çekici tasarımlar ortaya çıkarabiliyorlar. 508 SW’de bu modellerden biri. Sedan kardeşi ile aynı yüzü paylaşan aracın arka kısmı son derece başarılı tasarlanmış. Sportiflik ve elitliği bir arada sunan arka kısım gayet şık görünüyor. Donanım seçeneğine göre LED yapılı ön farlara kavuşan 508 SW,  standart olarak 1.62 m2’lik büyük bir cam tavana sahip. 4813 mm uzunluğa sahip otomobil, sedan kardeşinden 2,1 cm daha uzun ve 3,1 cm daha yüksek. 660 litrelik bagaj hacmiyle bir stationwagondan bekleneni veren aracın koltuklarını yatırarak bu hacmi 1865 litreye çıkarmak mümkün. Bagajda bulunan butonlar yardımıyla arka koltukları bu kısımdan katlayabilmek iyi düşünülmüş bir özellik.   



İç mekan
Modern görünümlü bir kokpite sahip 508 SW’de, Peugeot’nun tüm alışkanlıklarını değiştirdiği söylenemez. Müzik sistemi ekranı, sinyal kolları ve cam kumandalarında diğer Peugeot modellerinden tanıdığımız parçalar kullanılmış. Araç içerisinde kullanılan malzemelerin kalitesi ise üst düzeyde. Yumuşak yapılı kokpit kaplaması kaliteli hissettiriyor. Peugeot yeni direksiyon tasarımını ilk olarak bu modelde kullanmaya başaldı. Üzerinde bulunan kontrol elemanları sayesinde ellerinizi direksiyondan ayırmadan ses sistemini, telefonu, hız sabitleyiciyi ve yol bilgisayarını rahatça kontrol edebiliyorsunuz. Direksiyonun alt kısmının düzleştirilmiş olması 508’in dinamik kimliğine uyum sağlamış. 508 SW’nin şık görünen orta konsolunu navigasyon ekranı ile daha da iyi hale getirmek mümkün. 508’de sınıfında çok az modelde sunulan dört bölgeli otomatik klima sistemi bulunuyor. Aracın vasatın üzerinde ses kalitesi sunan ses sistemi MP3 çalabilirken, USB, AUX ve Bluetooth üzerinden müzik dinleyebilmenize olanak sağlıyor.

Motor
Test aracımız 508 SW’de satışta olan tek benzinli motor olan 1.6 litrelik THP ünite… MINI Cooper S’den Citroen DS3’e farklı markalarda değişik versiyonları bulunan THP ünite 508 SW motor kaputunun altında 6000 d/d’de 156 hp güç üretiyor. Turbo beslemesi sayesinde 1400 d/d’den itibaren 240 Nm tork sunan motor, gücünü 6 kademeli tam otomatik şanzımanla ön tekerlere iletiyor. Otomatik şanzıman hızlı vites geçişleriyle beğenimizi kazandı. Dinamik bir görüntü çizen THP motor,  1596 kg ağırlığındaki 508 SW’ya gerekli performansı rahat bir şekilde sunuyor. 0-100 km/s hızlanmasını 9.5 saniyede gerçekleştiren araç maksimum 217 km/s hıza ulaşabiliyor. Bu değerler aile aracı imajındaki 508 SW’nun trafikteki pek çok araçtan daha hızlı olduğunu gösteriyor.  Testimiz süresince 9.2 lt/100 km ortalama yakıt tüketimine imza atan 508 SW, sakin şehir dışı kullanımlarında 7.5 litre civarında tüketiyor.

Konfor ve yol tutuş
Stationwagon araçların en önemli öncelikleri büyük bagaj hacmi ve konforları olmalı. 508 SW bu ilkeleri başarılı bir şekilde benimsemiş. Geniş iç mekan standart sunulan cam tavan sayesinde olduğundan da büyük görünüyor. Koltuklar çok ergonomik ve uzun yolculuklarda bile yolcusunu yormuyorlar. 508 SW’nun arka koltuklarında oturanlar en az öncekiler kadar konforlu yolculuklar yapıyorlar. Geniş diz mesafesi bu tip araçlarda en çok önemsenilen kısımlardan. Sessiz iç mekanda yüksek süratlere çıkıldığında aynaların sebep olduğu rüzgar sesinin duyabiliyorsunuz. Normal hızlarda ise iç mekan huzur  verecek şekilde sessiz. Yoldan gelen darbeler başarılı şekilde emilirken, süspansiyonlar yol tutuş disiplininde de iyi puanlar topluyorlar. 508 SW ani yapılan manevralarda önden kayma eğilimine girse de dengeli girilen virajlarda limitlerinin yüksekliği ile kendine hayran bırakıyor. Standart sunulan ESP sisteminin verdiği güven duygusu da aklımızda kalan detaylardan.

Güvenlik
Fransız üretici Peugeot 508 SW’yu ayrı olarak EuroNcap çarpışma testine sokmadı. 5 yıldız alan sedan kardeşinin çarpışma detayları ise şöyle; Önden çarpışma testinde Peugeot 508’un kabini sağlam kaldı. Mankenlerin göğüs, uyluk ve diz bölgesi gayet iyi korundu. Sadece sürücünün bir ayağı biraz daha fazla darbe aldı. Farklı boydaki mankenler ve farklı oturma pozisyonlarında yapılan  testlerde de Peugeot aynı başarıyı gösterdi. Yan çarpışma testinde de mankenleri iyi koruyan 508’un sürücüsünün alt kısmı hafif darbe aldı. Tekrarlı yan direk çarpışma testinde ise mankenin göğüs bölgesi sınır değerlerde korundu. Peugeot 508 koltukları, arkadan çarpışmalarda etkili olan kamçı etkisinde iyi koruma sağladı.


Yorum-Selim ERKEK
Bir stationwagon müşterisinin isteyebileceği ne varsa bu araçta bulunuyor. Tasarımı dikkat çekici derecede şık, iç mekanı kaliteli, yüksek süratlerdeki sürüşü son derece stabilken viraj performansı bu sınıf araç bakanların zorlamayacağı kadar yüksek. 1.6 THP motor, daha önce 508 sedan testinde kullandığımız 1.6 VTi motora göre çok başarılı. Üstelik bu motorla beraber sunulan şanzıman, tam otomatik yapısıyla 508’in konforunu tam anlamıyla yaşamanıza imkan tanıyor. Ülkemizde pek rağbet görmeyen bu tip araçları biraz kullansak fonksiyonelliklerinin farkına varacağız. 508 SW’nun içerisinde stationwagon araçların bazılarında rastladığımız çıtırtı sesleri de yoktu. Bu açıdan bakıldığında sedan kardeşi karşısında bir dezavantajını bulabilmek zor.








Teknik Özellikler
Motor:1,6 THP 
Motor Hacmi:1598 cc 
Silindir Adedi:4 
Maksimum Güç:156 hp 6000 d/d 
Maksimum Tork: 240 Nm 14000 d/d 
Performans  
 0-100 km/s Hızlanma9,5 s
 Maksimum Hız:217 km/s
   
Frenler  
 Ön:Disk
 Arka:Disk
   
Yakıt Türü Benzin
Yakıt Tüketimi  
 Şehir İçi:10,4 lt
 Şehir Dışı:5,5 lt
 Karma:7,3 lt
 Test:9,2 lt
   
Boyutlar  
 Uzunluk:4813 mm
 Genişlik:1853 mm
 Yükseklik:1487 mm
 Dingil Mesafesi:2817 mm
 Bagaj Hacmi:660/1865 lt
 Yakıt Depo Kapasitesi:72 lt
 Boş Ağırlık:1420 kg
 Lastik Boyutu:205/55 R17