Premium kompakt sınıfının öncüsü Audi A3, yeni jenerasyonu ile
yollara çıktı. İlk nesli 1996 yılında ortaya çıkan Audi A3, ülkemizde
özellikle ikinci nesliyle çok sevildi. 2003-2012 yılları arasında
üretilen ikinci jenerasyon Premium segmentte otomobile terfi etmek
isteyenlerin ilk tercihi oldu. Selim Erkek/ Mallorca
Audi’nin özellikle
ikinci nesilde elde ettiği başarılar Mercedes, BMW ve Volvo gibi
rakiplerinin de dikkatini çekti ve bu markalar da A3’e rakip modeller
üretmek için kolları sıvadılar. İlk ciddi rakip BMW 1 serisi oldu ama
ilk nesliyle başarılı olduğu söylenemez. Geçen sene yenilenen ikinci
jenerasyon 1 serisi ise daha ilgi çekici özelliklere sahip ve artık daha
güçlü. Mercedes Benz tarafı ise eski A serisini tamamen yeni bir
otomobile dönüştürmek için çalışmalara başladı ve önümüzdeki birkaç gün
içerisinde yeni A serisini satışa sunacak. Volvo ise 5 kapılı kompakt
hatchback modeli V40’ı yıl sonuna doğru satışa sunmayı planlıyor.
Görüldüğü
gibi Audi’nin işi bu segmentte hiç bu kadar zor olmamıştı. Segmentinin
yaratıcı durumundaki A3’ün, ciddi bir rakibi yoktu ama artık çok
güçlülerle mücadele etmek zorunda. Audi kurmayları da bu durumun gayet
iyi farkındalar ve yeni Audi A3’ü tasarlarken bütün bunları göz önünde
bulundurmuşlar.
Yeni A3, eski alışkanlıklar!
Audi’nin
son yıllarda çıkarttığı modellerin tasarımında radikal değişiklikler
görmek imkansız. Marka yüzü korunarak yapılan ufak değişikliklerle yeni
A3 ortaya çıkarılmış. Aracın en çok dikkat çeken yönü hiç şüphesiz ön
farları. Audi’nin uzmanlık alanı olarak nitelendirebileceğimiz LED
teknolojisini ileri boyutta taşıyan farlar, büyük ağabeyleri A5 ve A6
ile benzer bir yapıda. Aracın arka tasarımında da yine en dikkat çekici
kısım LED stop lambaları oluyor. Özellikle geceleri LED lambaların
görsel bir şov yaptığını söyleyebilirim.
Volkswagen grubunun
yeni geliştirdiği MQB platformunu kullanan ilk otomobil olan yeni A3,
selefi ile neredeyse aynı boyutlara sahip. Süpermini modellerden büyük
aile araçlarına kadar pek çok yeni modelde kullanılacak bu değişken
platformla beraber, Audi A3 daha fazla yaşam alanı sunan bir hale
gelmiş.
Kaliteli iç mekana ince dokunuşlar!
Audi
A3, iç mekanında kullanılan malzemelerin kalitesi ile hep övülen bir
model oldu. Yeni nesil bu konuda kendini biraz daha geliştirmiş.
Selefinde sert plastiğin kullanıldığı bazı alanlar artık daha yumuşak ve
kaliteli malzemelerle oluşturulmuş veya deri kaplanmış. Koltuklar her
Audi modelinde olduğu gibi müthiş ergonomikler ve deri işçiliği çok iyi.
Araçta en çok dikkatimi çeken nokta yeni MMI ekranı oldu. Bir tuş ile
ortaya çıkan ekran, navigasyon özelliğinin yanı sıra internete bağlantı
imkanı da sunuyor. Üstelik el freni butonunun önüne yerleştirilmiş
kumanda paneli ile kullanımı çok kolay. Kumanda düğmesinin üst tarafı
tıpkı mouse pad gibi bir görev yapıyor. Buraya elinizle harfleri
çizebilirsiniz veya mause gibi yönlendirme yapabilirsiniz. MMI ekranının
altında ise büyük hava girişlerini görüyoruz. Bu girişlerin bu kadar
büyük olabilmesinin ve bu kısmın bu kadar sade görünmesinin nedeni,
A3’de ses sisteminin MMI’dan ayrı bir biriminin olmaması. Zaten gerek de
yok çünkü MMI herşeyi rahatlıkla yapabilecek kapasitede bir sistem. Ses
sisteminin çok kullanılan ses açıp kapama tuşu ise MMI kontrol
elemanının hemen sağına yerleştirilmiş.
Daha hafif, daha ekonomik!
Son
yıllarda yeni otomobillerin en çok vurgulanan yönünün ekonomik ve
çevreci yapıları olduğunu fark etmişsinizdir. Yeni Audi A3’de de bu
durum farklı değil. Ingolstadt’lı üretici A3’ün daha ekonomik olması
için daha hafif olmasının şart olduğunu çok iyi biliyor ve yaptığı
çalışmalar sonucunda A3’ü 80 kg’ye kadar hafifletmeyi başarmış. Yüksek
dayanımlı çelik kullanımı ile 18 kg hafifleyen A3’ün kaputunda ve
çamurluklarında alüminyum kullanılmasıyla 9 kg civarında ağırlık
tasarrufu sağlanmış. Diğer gövde ve iç mekan parçalarını da elden
geçiren Alman üretici, motorlarında yaptığı değişikliklerle de önemli
ağırlık tasarrufu elde etmiş.
Aracın tasarımında
yapılan aerodinamik iyileştirmeler sayesinde A3’ün rüzgar direnç
katsayısı yüzde 12 oranında düşürülerek 0.30 cd olmuş. Audi mühendisleri
hava akışının motor bölümündeki güzergahını optimize etmek için de çok
çaba sarf etmişler.
Tüm bu iyileştirmelerin
sonucunda daha ekonomik bir A3 ortaya çıkarılmış. Ülkemizde en çok
satmasını beklediğimiz iki motor seçeneğinden 1.4 TFSI 122 hp gücündeki
motor 100 km’de 5.2 litre benzin harcarken, 1.6 TDI 105 hp sadece 3.8
litre dizel ile yetiniyor.
İspanya’da yapılan
lansman boyunca tüm motor seçeneklerini kullanma fırsatı buldum ve
bahsettiğim iki ünitenin A3’e yeterli performansı sunduğunu
söyleyebilirim.
Asıl yenilikler teknolojisinde gizli!
Yeni
A3’e dışarından baktığınızda çok büyük yenilikler göremiyor
olabilirsiniz fakat aracın asıl farklı olduğu nokta yeni entegre edilmiş
güvenlik asistanları oluyor. Bir üst segmentten alınma teknolojiler
sayesinde A3, daha güvenli bir sürüş sağlıyor. Tabi bu sistemlerin pek
çoğu opsiyonel olarak sunulacak.
Adaptif hız sabitleyici A3’ün
en sevdiğim donanımlarından biri oldu. Hızınızı sabitliyorsunuz ve A3
önüne başka bir araç çıktığında otomatik olarak fren yapıyor ve güvenli
takip mesafesini koruyor. 30-150 km/s arasında çalışan sistem, önündeki
araç şeridi boşalttığı zaman otomatik olarak belirlediğiniz hıza
çıkıyor.
Aktif şerit asistanı ise kameralar aracılığı ile
gitmekte olduğunuz şeridi anlık olarak takip ediyor ve şerit dışına
çıkma durumlarında sürücüyü sesli ve görsel olarak uyarıyor. Bununla da
yetinmeyen sistem direksiyona hafif dokunuşlarda bulunarak sizi
şeridinize sokuyor.
Çok işinize yarayabilecek
donanımlardan biri de trafik işareti algılayıcı sistem. A3 yol boyunca
olan trafik işaretlerini algılayarak yol bilgisayarı ekranının bir
köşesine yerleştiriyor. Bu sayede gittiğiniz yoldaki hız sınırını
sürekli sizin yerinize takip eden bir yardımcınız oluyor. Radar cezası
yemekten kurtarabilir!
Yeni Audi A3,çarpışma öncesi güvenlik
sistemi, otomatik park asistanı ve çarpışma önleyici otomatik fren
sistemi gibi daha pek çok güvenlik ve konfor ekipmanına sahip.
Peki ya sürüş keyfi?
Yeni
Audi A3’ü Mallorca’nın virajlı ve dar dağ yollarında kullanma fırsatı
buldum. Aracın şasisini rijit yapısı ilk dikkatimi çeken nokta oldu. Ne
kadar zorlarsanız zorlayın A3 gövdesinde esneme hissetmiyorsunuz. Selefi
de gayet iyi yol tutan bir araçtı ama yeni nesilde ön aksın daha hafif
yapıdaki kompozit malzemelerden imal edilmiş olması burun kontrolünü
iyileştirmiş. Direksiyon artık daha tepkili ve geri bildirimleri çok
başarılı. Yeni A3’de sürüş karakterinize göre sürüş modlarından birini
seçebiliyorsunuz. Dynamic modda keskinleşen sürüş tepkileri, comfort
modda yerini daha ağırbaşlı ve yumuşak bir sürüşe bırakıyor. Bu moda
aldığımız A3’ün eskisinden daha konforlu olduğunu söyleyebilirim. Aracın
süspansiyon sistemleri darbeleri iyi bir şekilde emerek içeriye minimum
şekilde sarsıntı aktarıyor.
Yeni Audi A3 tüm bu
gelişmelerden sonra eskinden daha iyi bir otomobil olmayı başarmış ama
rakip modellerin piyasaya girmesi ile işinin daha zor olacağınız
söyleyebiliriz. Bu sınıfta işler çok kızışacak!
Selim Erkek/ Mallorca
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder